15 Şubat 2012 Çarşamba

HATA DİYE BİR ŞEY YOKTU ...


Genç kadın ağlamaklıydı, iç çekiyordu ama bir yandan da ağlamamak için kendini tutuyordu gözlerinden akan yaşı silerken yavaşça. Arkadaşı ''Tutma, bırak aksın gözünden yaşlar, duygularına izin ver, onlar dışarı çıkmaya çalışıyorlar'' diye cevap verdi. Evet, gerçekten dolmuştu, yaşadıkları ağır gelmişti anlaşılan. Aslına bakarsan çok da önemli bir şey değildi, daha bir başlangıç bile sayılırdı yaşadıkları ama insan etkileniyor işte, beklentilerin, umutların, heyecanların birden yok olunca, kaybettiğini sanıyorsun sana ait olduğunu düşündüğün değerli anları...

İş yerinde tanımıştı adamı, adam belli etmişti ona olan ilgisini ve bunu açıkça hissettirmişti, kadın da bu tip erkeklerden hoşlanıyordu aslında, neydi öyle bir belli edip, bir geri çekilen tiplerin yaptıkları, usandırıyordu adeta. Hatta adam öyle hızlı çıkmıştı ki anlayınca ilgi gördüğünü hemen telefonla çıkma teklif etmişti kadına. Kadın da çok mutlu olmuştu doğrusu, hem duygusal hem de başka açılardan bir erkeğin hayatına girmesine gerçekten ihtiyaç duyduğunu anlamaya başlamıştı bu aralar...

Ama bir kaç buluşmadan sonra aksi giden birşeylerin olduğunu hissetmişti kadın, adam tam aradığı gibi biri değildi, O sohbet eden, konuşmaya açık erkekleri daha çok beğenirken adam, daha az konuşan cinstendi. Kadın daha nazik, kibar bir erkekten hoşlanırken adam sık sık küfürler ediyordu laf aralarında, ama kadın  ''Eehhh... biraz daha bakalım'' diye düşünmüştü...

Olmuyordu, ne yapsa olmayacaktı, anlamıştı artık, ''Başka dünyaların insanlarıyız'' diyordu kadın, bir şans daha tanımıştı ama değişen hiç bir şey yoktu... Üzülüyordu besbelli ve ''Neden hep böyle adamları hayatıma çekiyorum ?'' diye de düşünüyordu anlaşılan. ''Ben ondan daha farklıyım o beni aşağılara çekiyor ama ben oralara inmek istemiyorum'' diyordu içinden. Kalmaya kararlıydı bulunduğu yerde...

Aslında haklıydı da; Onun için sevgi sadece vermek değil, almaktı da ama işte ilişkinin her bir tarafı kendi tarafına çekmeye çalışıyordu ilişkiyi, her kes kendi tarafından bakıyordu ilişkiye, anlaşılan. Öyle olunca ilişkiye yüklenen anlam da değişiyordu taraflar açısından... Olmuyordu ama böyle yapınca da... Yürümüyordu...  Pekiyi ne olmalıydı ilişkide başarılı olabilmek için... ''Kendin olmalısın'' diye düşündü kadın, ''Kendim olmalıyım, her şeye rağmen kendimi yansıtmalıyım ilişkiye, bu ilişkim bitebilir ve bu ilişkimden de öğrendiklerim var, onları yabana atamam, artık yeni serüvenlere yelken açma zamanı geldi'' diyerek, ''Benim gerçekten istediğim gibi bir ilişkiyi yaşayacağım insanın hayatıma girmesine kendimi açacağım, çünkü bu güzel bir yolculuk ve ben zevk alarak devam ediyorum yola, hayat güzel ve yol uzun'' diye düşünüyordu artık.

Evet önemli olan deneyimdi, hata yoktu yaşananlarda, yaşamadan nasıl bilebilirdi eğriyi, doğruyu. Yavaşca gözlerini sildi mendiline ve ayağa kalkarken daha iyi hissederek kendini, kararlı adımlarla işine doğru yürümeye başladı...


Hüseyin Turgut SAYIN,

Bahçeşehir/İSTANBUL, 15.02.2012

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder